İran'da “Kadın, Hayat, Özgürlük” ayaklanmasının başlangıcından bu yana yeni bir akım, ölen kişinin taşına annenin adının yazılmasıdır. Önceden, genellikle mezar taşında veya cenaze pankartlarında sadece babanın adını görürdünüz.

Hamid Reza Rouhi, 18 Kasım 2022'de İslam Cumhuriyeti güçleri tarafından öldürüldüğünde 19 yaşındaydı.Ona  üç el ateş edildi.

Ölümünün 40 cı günü anma töreninde, çoğunluğu sivillerden oluşan güvenlik güçleri ile Besiç kuvvetleri arasında şiddetli çatışmalar yaşanması üzerine halk onlarla çatıştı ve sonunda güvenlik güçleri kaçtı.

Tutuklu, Ama Hala Bir Protestocu

Bir sosyal aktivist olan 31 yaşındaki Leila Hossein-Zadeh , son 5 yılda birçok kez gözaltına alındı. Geçenlerde evinde tutuklandı. Leila, babasının cezaevini ziyareti sırasında zorunlu başörtüsünü çıkardı ve o zamandan beri ziyaretçi kabulü yasak.

Leila'nın otoimmün bir hastalığı var ve durumu kritik. Hapishanede kötü muamele gördü ve ihtiyaç duyduğu tüm ilaçları ve tıbbi bakımı alması engellendi. Leila'nın sağlık durumu nedeniyle cezaevinde tutulmaması gerekiyor. Bu durumu ve hapishanede kendisine yapılan uygunsuz muameleyi protesto etmek için şimdi ilaç grevinde.

“Diktatörlüğe direnmek söz konusu olduğunda sokaklar ve hapishaneler arasında sınır yoktur. Hep birlikte duracağız ve adaletsizliği her yerde protesto edeceğiz.” Leyla babasına dedi. Son zamanlarda, beş yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Bir başka tutuklu kadın aktivist olan Soheila Hejab, birkaç ay önce cezaevinden bir sesli mesaj yayınladı:

“Rejimin paralı askerlerine ve güçlerine hiçbirinizden korkmadığımı söylüyorum ve burada hapishane bahçesinden haykırıyorum: Diktatöre ölüm, Hamaneye ölüm”.

Hapishanede ciddi şekilde dövüldü ve Perşembe günü tekerlekli sandalyeyle Kermanshah Mahkemesine götürüldü. Soheila Nın fiziksel durumu çok kritik.

İran'daki İnsan Hakları Aktivistlerine göre, 2022'de İslam Cumhuriyeti güçleri tarafından toplam 845 İranlı vuruldu ve bunlardan 571'i hayatını kaybetti.